Tekfen kimin malını kime veriyor?

Önce gazetede yer alan haber:

“Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesinden sonra yeni yatırımcıya arazi tahsisinde zorlanan Mersin Serbest Bölgesinin sınırlarının da genişletilmesi çalışmasına başladı. Bölge sınırlarının genişletilmesi için tek alternatif bölgenin doğusunda yer alan Türk-Arap Gübre Sanayi TAGAŞ’a ait 334 dönümlük arazi gösteriliyor.

TAGAŞ’ın %80’ine sahip TEKFEN Holding bu alanın işletmesinin Mersin Serbest Bölgesine verilmesi için çalışmalar başladı. Konuyla ilgili olarak Mersin Valisi Güzeloğlu’nu ziyaret eden Holding Ceo’su Erhan Öner bölgenin genişlemesi için neler yapılabileceğini görüştü. Yapılacak çalışmalar sonunda yeni arazinin bölgeye dahil edilmesiyle Serbest Bölge sınırları 1170 dönüme ulaşacak.

Görüşme sonunda Güzeloğlu ise şunları söylüyor: Mersin Serbest Bölgede yeni istihdam oluşturmak ve üretimi arttırmak en büyük hedefimiz…”

Haber ilk etapta ve özellikle de konuyu yakından bilmeyenleri havaya uçuracak cinsten.

Ne güzel Tekfen adlı holding çoğunluk hisselerine sahip olduğu şirketin arazisini yatırım amacıyla serbest bölgeye katacak. İnsanlar da büyüyen serbest bölgeye gelip iş sahaları yaratacaklar. İstihdam yaratmak gibi neredeyse kutsanması gerekecek bir iş başarılmış olacak.

Gelin görün ki, kazın ayağı öyle değil.

TAGAŞ, TEKFEN ilişkisini, Mersin’deki hazineye ait araziyi 2002’den beri bıkmadan usanmadan yazıyor, ara sıra dalgınlıklarına gelir de unuturlar korkusuyla Mersin Milletvekillerini uyarı görevimi yerine getirmeye çalışıyorum.

Belli ki, yeni Valinin gelişi, TEKFEN’ in eski dertlerini depreştirmiş.

O zaman günün anısına eski zaman yazılarımdan birini arşivlerden indirmem gerekiyor.

Ama o yazıyı okuma zahmetine katlanmayacaklara konuyu özetleyeyim:

Birincisi, TEKFEN’in hangi koşullarla devredeceğini açıklamadığı söz konusu arazi adı geçen şirkete ait değildir. Hazineye aittir.

Rahmetli Özal serbest bölge için yer aranırken bulunan bin dönüm civarındaki arazinin 670 dönümünü Serbest bölgeye, kalan bölümünü ise yenileme, modernizasyon ve yeni teknoloji kaydıyla TAGAŞ (Türk Arap Gübre A.Ş.) adlı şirkete tahsisini sağlamıştı.

Ancak burada hiç bir yatırım yapılmadı ve tahsisin hemen ardından Arap ortakları gübre sanayindeki hisselerini AK Gübreyi Devletten alıp Toros Gübre adıyla faaliyetini sürdüren Tekfen’e devredip gittiler.

Yeni ortaklık yapısıyla ortaya çıkan yeni Şirket AK Gübre’ ye çivi çakmadığı gibi tahsis edilen alanı da amacı doğrultusunda kullanmadı.

Bugün Serbest bölge üzerindeki üst yapılar kullanıcılara aittir ama alt yapı ve özellikle arazi hazineye ait olduğundan kullanıcılar tapu alamadıkları gibi süresi dolan firmalar da bölgeyi terk edip gitmektedirler.

Yıllardır Mersin dinamikleri tüm çabalarına rağmen Hazine ile aralarındaki bu sahipliği belirleyecek tapu sorununu çözememişlerdir. 20 yıldır çözülmeyen sorunun bundan sonra çözüleceği konusu da umutsuz vakadır.

Peki, Serbest Bölge kullanıcılarından farksız biçimde kendi alanında yatırım ve tesisi modernleştirerek büyütme amaçlı sonunda Hazineye ait araziyi Tekfen, tahsis amacı dışında Serbest Bölgeye katma ve bu konuda nelerin yapılacağı arayışlarına nasıl girer?

Böyle bir olanağın TEKFEN’ e verilmesi halinde Serbest Bölgenin onca yatırımcısının suçu günahı nedir diye sorulması gerekmez mi?

TEKFEN’ in benim dediği arazi de Hazineye aittir ve şirketin bunu Serbest Bölgeye ne devri ne de herhangi bir proje ortaklığıyla değerlendirmesi mümkündür.

Aslında yapılacak iş gayet basittir ama siyasi kararlılık ve cesaret ister.

Hazine bugüne kadar amacına uygun yatırım yapmadığı gibi çivi çakmayan TEKFEN’ in tahsisini iptal eder. Valilik Hazineye ait bu araziyi ya İl Özel İdaresi veya farklı bir yapılanmayla bu araziyi biner metrelik parsellere ayırır, asgari 5 kişilik istihdam koşuluyla bin yeni yatırımcıya tahsis eder. Alın size Mersin’i uçuracak 5 bin kişilik yeni istihdam projesi…

Hayal değil, somut…

Yıllar sürecek yatırım değil, hemen faaliyete geçecek ve kent kalkınmasına büyük katkı sağlayacak altın fırsat…

Hazır Serbest Bölgenin nasıl büyütüleceği konusuna el atmışken, Vali Güzeloğlu’ nun konuya bir de bu farklı pencereden bakması Mersin’in yararına olacaktır.

 

Genel içinde yayınlandı

Yorum bırakın